10.BAHAR TOPLANTISI, İstanbul, Turkey, 20 - 21 May 2022, (Summary Text)
Giriş: Tibia eminensia kırıkları erken yaşta daha sık görülse de geniş bir yaş aralığı olduğu söylenir.Bizim hastalarımız 24,29 ve 41 yaşındaydı. (1-2)
Tibial eminens avülsiyonları literatürde daha çok düşük enerjli yaralanmalarda olduğu söylese de bizim hastalarımızın ise 2’si araç içi
trafik kazası 1 tanesi ise kayak yaralanması sonrasında oluşmuştu. Fizik muayenede ağrılı, şiş bir diz ile karşılaştık ve muayenemiz suboptimaldi.2 olguda ön çekmece ve lachmann testini pozitif olarak bulduk. Avülse parçanın büyük ve deplase olan hastada 15-20 derece
ekstansiyon kısıtlılığı mevcuttu. AP ve Lateral direkt grafilerden tanıya gidebilsek de avülse parçanın pozisyonunu daha iyi anlamak için
bilgisayarlı tomografiden, eşlik eden olası diğer bağ yaralanmalarının ve menisküs yırtıklarının tanısı için de MR’dan yardım aldık. Meyers
ve McKeever’in yaptığı, Zaricznyj’nin son halini oluşturduğu sınıflamaya göre olgularımız Tip3A(Tamamı deplase fraktür), Tip3B(Tamamı
deplase ve rotasyonda fraktür) ve Tip4(Tamamı deplase ve parçalı fraktür)tü.
Yöntem: Hastalarımız 3’ünde de tanısal artroskopi sonrası artroskopik menisküs onarımı ve artroskopik redüksiyon sonrası sütür ile
bastırma ile onarım tekniğini kullandık. Hastalarımızın 3’ünde de tibial eminens avülsiyonuna lateral menisküs yaralanması eşlik ediyordu. Lateral menisküsteki yırtıklar all-inside ve outside-in sütürler ile onarıldı ve eminens tamirine geçildi. Eminens avülsiyonunda
kullandığımız transpatellar portal artroskopik bakıda daha iyi bir görüş ve redüksiyon şansı sağladı. Avülse parça bir hastada kirschnell
teli yardımı ile redükte edildi diğer iki hastada prob yardımıyla redükte tutuldu. Ardından acl rekonstrüksiyonu kullandığımız tibial tünel
aimer yardımı ile avülse parçanın her iki yanından tibiaya 2 adet tünel açıldı. Bu tünellerden geçirilen anchor sütürler avülse parçanın sağ
ortasından sol ortasına, sağ önünden sol arkasına ve sağ arkasından sol önüne parçayı tamamen kaplayacak şekilde geçildi, karşı tünelden alındı ve gerildi. Tünellerin distalinde tibianın anteriondan yapılan yaklaşık 2cm cilt kesisi yardımıyla sütürler cilt altında bağlandı.
Kirschnell teli çıkarıldı. Artroskopik bakıda parçanın redükte ve stabil olduğu görüldü. Menisküs için geçilen outside in prolen sütürler
tibial eminens avülsiyonu sonrası gerginleştirildi ve cilt altında bağlandı. 0-30 derece fleksiyona izin verecek açı ayarlı dizlik uygulandı.
Bulgular: Yara yeri komplikasyonu yaşanmadı. Post operatif 20 günde erken eklem hareket açıklığı kazanmak için açı ayarlı dizlik 0-90
derece arasında fleksiyona izin verecek şekilde ayarlandı. Post operatif 30. güne kadar ekstremiteye yük verilmedi, 30. günden sonra
kademeli olarak ekstremiteye yük verilmesine başlandı. Post operatif 45. günde açı ayarlı dizlik çıkarıldı. Post operatif 3. ayda yapılan
muayenelerimizde fleksiyon ve ekstansiyon kısıtlılığı olmadığı görüldü.
Sonuç: Artroskopik olarak menisküs onarımı ve tibia eminensia avülsiyonu sütür bastırma tekniği ile onarımı yaptığımız hastalarda yara
yeri problemi yaşamamamız, erken eklem hareket açıklığı kazanmamız ve daha az invaiz bir işlem yapmış olmamız ile mini açık ve açık
yöntemlere göre yararlı olduğu noktaların daha fazla olduğunu düşünüyoruz.