II. Ulusal Farklı Ortamlarda Büyüyen Çocuklar Sempozyumu, Zonguldak, Turkey, 27 - 28 May 2021, no.8, pp.32
Emziklerin tarihçesi binlerce yıl öncesine dayanmaktadır. 2.- 4. yüzyıllarda Sorano ve Oribasius’un metinlerinde yeni doğanları sakinleştirmek için şekerli nesnelerin veya balın kullanıldığından bahsedilmektedir. 3.000 yıllık bebek mezarlarlarında da domuz, kurbağa veya at şeklinde kilden yapılmış nesnelerin emzik olarak kullanıldığı görülmüştür.
Bu çalışma bir literatür araştırmasıdır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) emzirmenin devamlılığını sağlamak amacı ile emzik kullanımını desteklememektedir. Ancak Amerikan Pediatri Akademisi, Kanada Pediatri Derneği ani bebek ölüm sendromunu engellemek ve stresi azaltmak amacı ile belli şartlarda emzik kullanımını tavsiye etmektedirler. Standartları bilimsel olarak tanımlanmış bir emziğin; erken doğmuş bebeklerde hastanede kalış süresini kısaltma, ani bebek ölümü sendromu riskini azaltma, uyku sırasında hava yollarının açıklığını iyileştirme, bebeğin yüzüstü pozisyona geçmesini önleyebilme, emme içgüdüsünü destekleme, kardiyovasküler stabiliteyi artırma, otonom nefes almayı iyileştirme, emme refleksini geliştirme ve ağrıyı azaltmak gibi kanıta dayalı faydaları bulunmaktadır. Yinede emzik kullanıcılarına emziğin zararları ile ilgili olarak; otitis media gelişme riski, emzirmenin aksaması, diş maloklüzyonu, östaki tüpü disfonksiyonu, lateks alerjisi, enfeksiyon ve meme-emzik karmaşası yaşama gibi olumsuzluklar açıklanmalıdır.
Öte yandan emzik kullanımının anne ve bebek açısından konforlu olduğu bazı durumlar vardır. Bu durumlar kısaca; 1.500 gr'dan az ve gestasyonel yaşı <32 hafta bebekler, hipoglisemi riski taşıyanlar, emme refleksini sürdürmek ve geliştirmek için erken oral stimülasyona ihtiyaç duyan bebekler, ağrılı işlemler sırasında bebeği sakinleştirmek için, HSV-1 gibi emzirmeye engel olan enfeksiyonlar, sedatif psikoterapötik ilaçlar ve sitotoksik kemoterapi gibi annenin emzirmesini önleyen ilaç kullanımı, YYBB’da bebeklerin ağrılarını ve anne yoksunluklarını azaltmak, sakinleştirmek, olarak sıralanabilir. Bu durumlarda emme esnasında boğulma tehlikesi gözönünde bulundurularak tek parçalı, dayanıklı malzemeden yapılmış emzikler tercih edilmeli, kesinlikle bebeğin boynuna-beşiğine bağlanmamalıdır, 6. bebeklik ayından itibaren kullanımına son verilmelidir. Bu bilgiler sağlık çalışanları tarafından bilinmeli ve gerektiğinde ebeveynlere ve meslektaşlara tavsiye edilebilmelidir. Bu bilgiler ışığında; emziğin kontrollü kullanımının emzirmeyi engellemediği durumlarda stresli anne ve bebeğini kısa süreli rahatlatabileceği düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Emzik, meme, emzirme, tarihçe