KARIN AĞRISININ NADİR NEDENLERİNDEN BİRİ: SUPERİOR MEZENTER ARTER (WİLKİE’S) SENDROMU


Creative Commons License

Sarı E., Halıcı A., Çoşkun A., Yıldırım H., Kaya M.

TATKON 2023 19. TÜRKİYE ACİL TIP KONGRESİ 6. TATD KURS GÜNLERİ KONGRESİ 27-30 NİSAN 2023, Antalya, Turkey, 27 - 30 April 2023, pp.434-435

  • Publication Type: Conference Paper / Full Text
  • City: Antalya
  • Country: Turkey
  • Page Numbers: pp.434-435
  • Kütahya Health Sciences University Affiliated: Yes

Abstract

KARIN AĞRISININ NADİR NEDENLERİNDEN BİRİ: SUPERİOR MEZENTER ARTER (WİLKİE’S) SENDROMU Emine Sarı, Ali Halıcı, Abdil Coşkun, Harun Yıldırım, Murtaza Kaya Kütahya sağlık bilimleri üniversitesi, Acil tıp ana bilim dalı, Kütahya GİRİŞ Superior mezenter arter (SMA) sendromu duodenumun üçüncü kıtasının aorta ve superior mezenter arter proksimal kısmı arasında basıya uğraması sonucu ortaya çıkar. 1927 yılında Wilkie tarafından kronik duodenal ileus şeklinde tanımlanması nedeniyle Wilkie sendromu olarak da anılır (1). Gıda alımı sonrası ortaya çıkan epigastrik ağrı, şişkinlik, bulantı, kusma,anoreksiya ve kilo kaybı yakınmalarıyla kendini gösteren ve nadir görülen bir sendromdur (2). Semptomlar akut veya kronik olabilir. Kronik şekli daha sık görülür (3). SMAS tanı kriterleri; 1. Aortomezenterik açının azalması <20° (normal: 28–65°) 2. Aortomezenterik mesafenin azalması <8 mm (normal: 10–28 mm) ve 3. Gastrik ve proksimal duodenal dilatasyondur (4). Akut vakalarda konservatif tedaviler öncelikle uygulanırken kronik vakalarda cerrahi tedaviler ön plana çıkmaktadır (2,3). Karın ağrısı, kusma şikayeti ile acil servise başvuran, bilgisayarlı tomografi (BT) ile tanısı konulup, konservatif yöntemle tedavi edilen bir hastamızı sunacağız. VAKA 48 yaşında bilinen esansiyel hipertansiyon dışında ek hastalığı olmayan erkek hasta; karın ağrısı, yemeklerden sonra şişkinlik, bulantı, kusma yakınmalarıyla başvurdu. Yaklaşık 3 gündür olan gıda artıkları içeren kusma şikayeti mevcut. Acil servisteki muayenede aktif şikayet olarak bulantı tarifliyor, genel durumu orta, bilinci açık, kooperasyon ve oryantasyonu tam. Hastanın başvurusunda arteriyel tansiyonu 100/60 mmHg, nabız 105/dk, spo2:%99, solunum sayısı 22/dk, ateş: 36,6 °C. Fizik muayenesinde batın distandü görünümde ve yaygın hassasiyet vardı. Hastaya iv izotonik hidrasyonu başlandı. Hastanın çalışılan kanlarında: pH: 7.44, HCO3- : 27.3 mmol/L, pCO2: 36.2 mmHg, baz açığı: -3.9 mmol/L iken laktat düzeyi: 2.4 mmol/L (0.5-1.6) wbc:13.2, plt:223, hb:16.1, glikoz:121, üre:35, kreatinin:1.09, ast:14, alt:17, crp:46 olarak saptandı. Batın ultrasonografisinde tabloyu açıklayacak bulgu yoktu. Bunun üzerine yapılan kontrastlı abdomen aort anjiografisinde: superior mezenterik arterin 5.cm de başlayan lümende %85 darlık mevcut, superior mezenterik arter dallarında okluzyon öncesi sol üst kadrana uzanan dal ile kollateral dolum mevcuttu. Bağırsak anslarında iskemi bulgusu saptanmadı. Hasta genel cerrahiye konsulte edilerek takip ve tedavi amacıyla genel cerrahi servisine interne edildi. Servis takiplerinde hastanın oral alımı kapatıldı, iv izotonik hidrasyonu ve antibiyoterapi başlandı. Hastanın genel durumu iyi seyretti kademeli olarak oral alımı açıldı. Semptomlarının gerilemesi üzerine taburculuk planlandı. Diyet, günlük yaşam ve reçete önerilerinde bulunularak hasta yatışının dördüncü gününde taburcu edildi. TARTIŞMA SMA aortadan ayrıldıktan sonra yaklaşık 45 derecelik (38-56 derece) bir açı ile aşağı ve öne doğru seyreder (5). Bu iki arterin arasındaki açıklıktan duodenumun üçüncü kıtası sağdan sola doğru geçer. Aorta-mezenterik açıyı daraltan (6-16 derece) akut veya kronik nedenler duodenumun bu aralıkta sıkışmasına ve bunun sonucunda tam veya kısmi daralmaya neden olur (5). Bu sendrom ilk olarak Rokitansky tarafından bir otopsi olgusunda 1842 de tanımlanmıştır ancak en geniş seriyi Wilkie 1927 de yayınlamıştır (6). SMA sendromunun ortaya çıkmasında pek çok sebep öne sürülmüştür. Bunlar arasında dar SMA-aort aralığı, dar aortamezenterik vasküler açı, duodenojejunal fleksuranın treitz ligamentine yüksek fiksasyonu, SMA orijininin normalden aşağıda olması, kanser ve yanıklar gibi şiddetli yıkıma neden olan hastalıklarda oluşabilen belirgin kilo kaybını takiben mezenterik ve retroperitoneal yağ dokusunda kayıp, kafa travması gibi şiddetli yaralanmalar, duodenal malrotasyona bağlı peritoneal yapışıklıklar, skolyoz cerrahisi, aşırı lomber lordoz, visseropitozis, karın duvarı gevşekliği, anoreksia nevroza sayılmıştır. (2,7) Sunulan hasta sürekli kusmalar ve uzun süredir devam eden karın ağrısı nedeniyle başvurduğu için öncelikle ülsere bağlı pilor darlığı, gastroparezi, gibi ön tanılar üzerinde duruldu. Hastanın risk faktörlerinin olmaması nedeniyle, superior mezenter arter sendromu ilk değerlendirmelerde ön tanı olarak düşünülmedi. SMA sendromu akut ve kronik formda karşımıza çıkabilir. Kronik şekli daha sık görülür (3). SMA sendromunun akut formunda abdominal distansiyon, kontrol edilemeyen kusma ve ağrı en sık karşılaşılan semptomlardır. Kronik formda ise genellikle gıda alımı sonrası ortaya çıkan epigastrik ağrı, şişkinlik, bulantı, kusma, anoreksiya ve kilo kaybı yakınmalarıyla kendini gösterir (2,3). Bizim hastamızda da hastalık akut olarak gelişmiş ve distansiyon, kusma ve epigastrik ağrı şikayeti ile acil servisimize başvurmuştur. SMA sendromunun tedavisi medikal ya da cerrahidir. Akut olgularda; barsak dinlendirilmesi, sıvı replasmanı, parenteral nutrisyon, elektrolit imbalansının düzeltilmesi ve nazojejunal beslemeyi içeren medikal tedavi başarılı olabilir (8,9,10). Fakat kronik olgularda medikal tedavi genellikle başarısızdır ve cerrahi gerekir (8,9). Bizim hastamızda uygulanan konservatif tedavileri takiben hastanın şikayetleri tamamen düzelmiştir. SMA sendromunun tedavisi için çeşitli cerrahi teknikler önerilmiştir. Bunlardan başlıcaları duodenojejunostomi, gastrojejunostomi, duodenumun anterior repozisyonu, duodenumun sirküler drenajı, subtotal gastrektomi ve Bilroth operasyonu, Treitz ligamentinin amputasyonu ve süperior mezenter arterin infrarenal transpozisyonu teknikleridir. Ayrıca, son zamanlarda bu yöntemler laparoskopik olarak da uygulanmaktadır. En sık uygulanan cerrahi yöntem normal anatomiyi bozmaksızın yapılan yan yana duodenojejunostomidir. Kolay uygulanması, anastomoz ve cerrahi komplikasyonlarının az olması nedeni ile tercih edilir (11,12). SONUÇ SMA sendromu kronik, sürekli obstrüktif semptomlara neden olan gerçek anatomik klinik patolojidir. Sebebi bulunamayan bulantı kusma ve ksrın ağrısı şikayetlerinde, üst gastrointestinal obstruksiyonlarda superior mezenter arter sendromu ayırıcı tanıda dikkate alınmalıdır. Bu hastalığın tedavisinde bizim vakamızda olduğu gibi konservatif tedavi ya da cerrahi tedaviler uygulanabilir. Anahtar Kelimeler: Karın ağrısı, Superior mezenter arter sendromu, Wilkie's sendromu KAYNAKLAR 1. Wilkie DPD. Chronic duodenal ileus. Am J Med Sci 1927;173:643-649 2. Welsch T, Büchler MW, Kienle P. Recalling superior mesenteric artery syndrome. Dig Surg. 2007;24(3):149-56. Epub 2007 Apr 27 3. Yang WL, Zhang XC. Assessment of duodenal circular drainage in treatment of superior mesenteric artery syndrome. World J Gastroenterol. 2008 Jan 14;14(2):303-6. 4. Hines JR, Gore RM, Ballantyne GH. Superior mesenteric artery syndrome. Diagnostic criteria and therapeutic approaches. Am J Surg 1984; 148:630–632. doi:10.1016/0002-9610(84)90339-8 5.Shetty AK, Schmidt-Sommerfeld E, Haymon ML,Udall JN Jr. Radiological case of the month. Superior mesenteric artery syndrome. Arch Pediatr Adolesc Med. 1999 Mar;153(3):303-4. Shetty AK, Schmidt-Sommerfeld E, Haymon ML,Udall JN Jr. Radiological case of the month. Superior mesenteric artery syndrome. Arch Pediatr Adolesc Med. 1999 Mar;153(3):303-4. 6.Rokitansky C. Handbuch der pathologischen anatomie. Vol. 3, 1st edition. Wien, Austria: Braunmüller & Seidel; 1842. 7.Zhu ZZ, Qiu Y. Superior mesenteric artery syndrome following scoliosis surgery: its risk indicators and treatment strategy. World J Gastroenterol. 2005 Jun 7;11(21):3307-10. 8.Richardson WS, Surowiec WJ. Laparoscopic repair of superior mesenteric artery syndrome. Am J Surg 2001; 181:377– 9.Biank V, Werlin S. Superior mesenteric artery syndrome in children: a 20 year experience. J Pediatr Gastroenterol Nutr 2006; 42:522–525. doi:10.1097/01. mpg.0000221888.36501.f2 10.Caspi B, Deutsch H, Grunshpan M, et al. Prenatal manifestation of superior mesenteric artery syndrome. Prenat Diagn 2003; 23:932–934. doi:10.1002/pd.740 11.Ylinen P, Kinnunen J, Hockerstedt K. Superior mesenteric artery syndrome. A follow-up study of 16 operated patients. J Clin Gastroenterol. 1989; 11: 386-91