TUSYAD 10. BAHAR TOPLANTISI, İstanbul, Turkey, 20 - 21 May 2022, pp.72
Giriş: Sinoviyal osteokondromatozis sinoviyal membran, tendon kılıfları ve bursalarda sinoviyal membran metaplazisi sonucu meydana gelen nodüllerin serbestleşmesi ile intraartiküler alanda kartilajinöz veya ossifiye nodüllerin birikimi ile sonuçlanan ve nedeni bilinmeyen benign bir hastalıktır. Ayrıca nadir de olsa malign transformasyon gösterebileceği bildirilmiş olup tedavisi ve takibi önem taşır. Tedavide konservatif veya cerrahi yöntemler kullanılır. Bu sunumda sinoviyal osteokondromatozis tanısı alan bir olguyu sunmayı, güncel literatür ışığında tartışmayı amaçladık. Olgu Sunumu: 64 yaş, erkek hastaya evre 4 gonartroz tanısıyla total diz artroplastisi planlandı. Hastanın ayakta çekilen AP ve lateral grafilerinde, sağ suprapatellar alanda osteofit dikkatimizi çekti. Bilinen DM ve Hipertansiyon dışında hastalıkları olmayan hastanın ameliyat hazırlığı yapıldı. Hasta medial parapatellar ekleme ulaştıktan sonra, suprapatellar alanda en büyüğü 5*5*2 cm boyutlarında yuvarlak şekilli düzgün sınırlı birkaç adet osteofit görüldü ve tahliye edildi. Operasyon herhangi bir komplikasyon görülmeden tamamlandı. Post op dönemde sorun olmayan hasta taburcu edilip polikliniğe aralıklarla kontrole çağırdı. Poliklinik kontrollerinde diz ağrısının azaldığını, günlük aktivitelerini daha rahat bir şekilde yaptığı tespit edildi.
Tartışma: Sinoviyal osteokondromatozisin primer ve sekonder tipi vardır. Primer tipi, çoğunlukla diz, dirsek, omuz ve kalça gibi büyük
eklemleri ilgilendiren, monoartiküler tutulum gösterir. Erkeklerde daha sıktır ve yaşamın 3. ve 4. dekadlarında, çok sayıda ve benzer büyüklükte nodüller gözlenir. Sekonder tipi ise daha ileri yaşlarda travma, osteoartrit, osteokondritis dissekans gibi sebeplere ikincil olarak
görülür. Nodüller daha az sayıda, daha büyük ve farklı büyüklüklerde olabilir. Tutulan eklemde ağrı, şişlik, hassasiyet, hareket kısıtlılığı,
kilitlenme gibi nonspesifik şikayetlerle karşımıza çıkar. Fizik muayenede efüzyon, krepitasyon, instabilite bulguları, kitle ve ya nodül,
kilitlenme eklem hareket açıklığında kısıtlılık ve kas atrofisi gözlenebilir. İlk seçenek direkt grafi olup, özellikle ossifiye olmuş nodüllerde
oldukça faydalıdır. Ossifikasyon gelişmeden önceki evrelerde ise bilgisayarlı tomografi (BT) ve MRG ile lezyonun lokalizasyonu, yapısı ve
komşu yapılardaki değişiklikler saptanabilir. Eklem içi serbest cisimlerin çıkarılmasının, ağrı, eklem kısıtlılığında azalma ve eklem dejenerasyonunun progresyonunu önleme açısından olumlu olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak, Sinoviyal osteokondromatozis tek başına
veya pek çok sebebe sekonder olarak diz ağrısına sebep olabilir. Ayrıca nadir de olsa malign transformasyon gösterebilmesi nedeniyle
yakın takip edilmelidir.